İtalyan savaş pilotu Kont Francesco Baracca, savaşta elde ettiği 34 hava zaferiyle İtalya’nın en başarılı avcı pilotları arasında yer aldı. Uçağının yan tarafına şans getirmesi için iki arka ayağı üzerinde duran siyah bir at resmi çizmişti. Bu sembol, onun cesaretini ve onurunu temsil ediyordu.
MARKANIN ÜNLÜ SİMGESİNİN DOĞUŞU
1918’de hayatını kaybeden Baracca’nın ardından annesi Kontes Paolina, 1920’lerde genç Enzo Ferrari’ye oğlunun uçağında kullandığı at sembolünü kendi yarış takımının amblemi yapmasını önerdi. Ferrari de bu öneriyi kabul ederek, ilerleyen yıllarda markasının simgesine dönüştürecek bu logoyu kullanmaya başladı.
Ferrari, siyah atın arka planına parlak sarı rengi ekledi. Bu detay, markanın doğduğu şehir olan Modena’ya bir saygı niteliği taşıyordu.
“HIZDAN ÇOK ONUR VE CESARETİ TEMSİL EDİYOR”
Binicilik kıyafetleri tedarikçisi Discount Equestrian’dan Phillip Wrathall, logonun kökenine dair şunları söyledi:
“Aslında Ferrari’nin amblemi hızla değil, cesaret ve iyi şansla ilgiliydi. Francesco Baracca, bu sembolü uçağına savaşta koruma getirmesi için eklemişti. Bugün herkes Ferrari’nin atının beygir gücüne gönderme yaptığını düşünüyor ama gerçek çok daha farklı. Bu logo, aslında İtalya’nın tarihinden gelen bir hatıranın modern zamana taşınmış halidir.”
LÜKS VE GÜCÜN SİMGESİ HALİNE GELDİ
Bir savaş pilotunun kişisel sembolü olarak başlayan siyah at, bugün Ferrari ile özdeşleşerek dünyanın en güçlü marka logolarından biri haline geldi. Cesaret ve şansı temsil eden bu amblem, günümüzde lüks, güç ve statünün evrensel simgesi olarak görülüyor.
