Göğüs Hastalıkları Uzmanı: Akciğer Kanseri Türkiye İçin Ciddi Bir Sorun
Antalya’da düzenlenen 10. Uluslararası Katılımlı Akciğer Sağlığı Kongresi’nde konuşan Göğüs Hastalıkları Uzmanı Dr. Murat Kıyrık, Türkiye’de her yıl yaklaşık 50 bin kişiye akciğer kanseri tanısı konduğunu belirtti. Hastaların çoğunun geç evrede tanı aldığına dikkat çeken Kıyrık, yılda 40 bin kişiyi akciğer kanserinden kaybettiklerini söyledi. Dr. Kıyrık, Covid-19’dan kaybedilen hastaların sayısını da dile getirerek, akciğer kanseriyle ilgili kayıpların ciddi boyutta olduğuna vurgu yaptı.
10. Uluslararası Katılımlı Akciğer Sağlığı Kongresi, Akciğer Sağlığı ve Yoğun Bakım Derneği tarafından Antalya’da düzenlendi. Kongre, solunum yolu hastalıklarından tütün bağımlılığına ve yapay zekâ destekli tanı yöntemlerine kadar birçok konuyu ele aldı. Dr. Murat Kıyrık da kongreye katılan isimlerden biriydi ve Türkiye’de akciğer kanserine bağlı ölümlerin önemine dikkat çekti. Kıyrık, “Her yıl 40 bin kişiyi bu hastalıktan kaybediyoruz. Covid-19’dan kaybedilen hastaların sayısıyla karşılaştırıldığında, akciğer kanserine bağlı ölümler de göz ardı edilmemeli” açıklamasında bulundu.
“Sigara ve Tütün Ürünleri Temel Neden”
Hastaların yüzde 90’ının sigara içicisi olduğuna işaret eden Uzm. Dr. Kıyrık, sigaranın akciğer kanserindeki etkisine vurgu yaptı. “Sadece sigara değil, elektronik sigara, nargile, puro ve pipo gibi diğer tütün ürünlerini de göz önünde bulundurmalıyız” diyen Kıyrık, sigaranın yanı sıra mesleki maruziyetlerin de risk oluşturabileceğini belirtti.
“50-80 Yaş Arası Tarama Programları Önemli”
Akciğer kanserinin genellikle 50 ile 80 yaş arasında görüldüğüne dikkat çeken Dr. Kıyrık, erken teşhisin hayati önem taşıdığını vurguladı. Kıyrık, Sağlık Bakanlığı’nın bu konuda girişimlerde bulunduğunu ve belirli bir yaştan sonra akciğer kanseri taramalarının rutin hale gelmesi gerektiğini ifade etti.
“Erken Yaşta Sigaraya Başlamanın Riskleri”
Sigaraya başlama yaşının 11’e kadar düştüğünü belirten Kıyrık, erken yaşta sigara kullanımının akciğer kanseri riskini artırdığını söyledi. Ayrıca ailevi risklere de dikkat çeken Kıyrık, ailesinde kanser öyküsü olan bireylerin daha fazla risk altında olduğunu ve bu nedenle akciğer kanseri taramalarının yaşam biçimi haline gelmesi gerektiğini vurguladı.
